Bir avukatın kendisini uyuşturucu ticareti ile iç içe bulması ile başlıyor hikaye. İddialı bir hukukçunun hayatı, belki de tamamen tesadüfen ya da belki de kaçınılmaz bir dönüşümle, birdenbire karanlık bir uyuşturucu ağına bulaşınca karmaşıklaşıyor. Başlangıçta kontrol edilebilir gibi görünen bu durum, zamanla avukatın üzerinde hakimiyet kurmak için işler çığrından çıkıyor.
Bu sinema eserinde, avukatın yaşadığı bu inişli çıkışlı ve tehlikeli yolculuk sürükleyici bir biçimde anlatılıyor. Oyunculuklar ve senaryo, izleyiciyi neredeyse olayların tam içine çekiyor. Hikayenin ilerleyişi, karakterin derinlikleri ve etkileyici diyaloglar, izleyiciyi koltuğuna çiviliyor. Film boyunca adeta nefes almakta zorlanacaksınız.
Uyuşturucu ticareti dünyasının vahşi ve acımasız yüzünü gözler önüne seren bu film, aynı zamanda bir adamın etik değerlerle hayatta kalma mücadelesini de ele alıyor. İzleyicileri sorgulamaya ve düşünmeye zorlayan bu yapıt, modern dünyanın karşı karşıya olduğu etik ve ahlaki çıkmazları da cesurca gözler önüne seriyor.
Sonuç olarak, bu film sadece uyuşturucu ticaretinin kirli dünyasını değil, aynı zamanda bu dünyaya karşı direnen bir bireyin psikolojik ve etik savaşını da çarpıcı bir biçimde gözler önüne seren bir yapıt. Kesinlikle kaçırılmaması gereken bir sinema deneyimi sunuyor.
